Post image
Üniversiteler cinsel tacize ‘dur’ diyor

 

Mine ÖZDEMİR GÜNELİ

Son yıllarda artan cinsel taciz ve saldırılar karşısında harekete geçen 40 üniversite, destek birimleri ve yönergeler oluşturdu. Böylece tüm iddia ve şikâyetler dikkate alınarak, ne yapacağını bilemeyen mağdurlara her türlü yardım sağlanıyor.

Her gün en az bir kadın cinayetinin yaşandığı Türkiye’de, cinsel taciz ve saldırılar da günden güne artıyor. Toplumsal hayatın her alanında yaşanılan bu sorun, mağdurlarını fiziksel, psikolojik açıdan olumsuz etkileyen bir hak ihlali olması nedeniyle suç teşkil ediyor. Ancak çoğu zaman mağdurlar, bu sorun karşısında ne yapacaklarını bilemiyorlar. Son yıllarda bu sorunla daha da yüzleşen üniversiteler gibi kurumsal ortamlarda, tacize uğrayanların bunu dile getirmede yaşadıkları zorluklar, çoğu zaman tacizi görünmez kılıyor. O nedenle cinsel taciz ve saldırılar konusunda farkındalığın artması, mağdurlara destek vermek, tüm iddia ve şikâyetleri etkin bir şekilde ele almak amacıyla harekete geçen üniversitelerde cinsel tacize ve saldırılara karşı destek birimleri, politika belgeleri ve yönergeler oluşturuluyor

Ankara Üniversitesi’nin yaptığı araştırmaya göre toplam 208 yükseköğretim kurumundan 40’ında bu konuda çalışmalar yürütülüyor. Sabancı ise 2007’de “Cinsel Tacize Karşı Önlem ve İlkeler Belgesi”ni yayınlayan ilk üniversite oldu. Hem bu belgenin içeriğini hem de şikâyetler karşısında hangi adımların atıldığını Sabancı Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Mükemmeliyet Merkezi (SU Gender) Direktörü Hülya Adak’a sorduk. İşte cevaplar:

‘Vakaları takip ediyoruz’

– Cinsel taciz ve saldırıların önüne geçmek için neler yapıyorsunuz?

Sabancı, 2007’de Türkiye’deki üniversiteler arasında ilk Cinsel Tacize Karşı Önlem ve İlkeler Belgesi’ni yayınlayan üniversite. Belgeye göre Sabancı Üniversitesi, cinsel taciz ve saldırının hiçbir biçimde görmezden gelinmeyeceğini garanti eder ve bunlara maruz kaldığını veya tanık olduğunu düşünen bireyleri ilgili adımları atmaya teşvik eder. Ayrıca bu belgeyle cinsel taciz konusunda farkındalık yaratmayı, paydaşlarına cinsel tacize ilişkin önlemler, destek mekanizmaları sunmayı, disiplin işlemleri konusunda bilgilendirmeyi ve vakaları takip etmeyi taahhüt eder. Aynı yıl öncü bir şekilde Sabancı Üniversitesi’nin Cinsel Tacize Karşı Önlem ve Destek Çalışmaları Komitesi kuruldu. Tüm fakülte temsilcileri, idari çalışanları bir çatı altında toplayan komite başvuruları alma, süreçten etkilenenlere destek olma görevini üstleniyor.

– Komiteye kimler başvurabiliyor?

Akademisyen, idari çalışan ve öğrenciler komitenin e-posta adresine başvurabilirler. Başvurular değerlendirilir ve komiteyle görüşmeler başvurulardan sonra hızlı bir biçimde başlatılır.

– Taciz iddialarında nasıl bir yol izleniyor?

Şikâyetçi olan ve şikâyet edilen kişiyle, komite üyeleri, ayrı ayrı görüşürler. Süreç çoğu zaman komitenin başvuran veya şikâyet edilen kişileri destek mekanizmasına yönlendirmesiyle sonuçlanır. Bazı durumlarda şikâyet eden kişi, Etik Komite’ye başvurmak isteyebilir. Komiteden bazı üyeler Etik Komite’ye süreci anlatmak, köprü oluşturmak için katılır.

– Komitenin bir yaptırımı var mı?

Güvenlik ihlali, tacizi uygulayanın takip etmek, itmek, vurmak, karşısına çıkmak gibi fiziksel girişiminin yanı sıra elektronik, sosyal medya yoluyla iletişime geçmesiyle de gerçekleşebiliyor. Komite atılacak adımları vakaya göre belirliyor veya uyarıyor. Üniversite dışındaki kurumlarla iş birliği de söz konusu olabiliyor.

MEB’den her türlü şiddete karşı sıfır tolerans

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) bu yıl bir ayda 3 milyondan fazla öğrenci, veli ve öğretmene, kadına yönelik şiddeti önleme konusunda farkındalık eğitimleri verdi. Konuyla ilgili açıklama yapan Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, sadece kadına yönelik şiddet değil, her türlü şiddete sıfır tolerans parolasıyla hareket ettiklerini söyledi.

‘Eşitliğe vurgu yok’

MEB’in ikinci ara tatilde Öğretmen Bilişim Ağı üzerinden sunduğu 14 eğitim programından birini de “Kadına Karşı Şiddeti Önleme” başlıklı seminer oluşturdu ve seminere katılan 86 bin 651 öğretmen, belge aldı.

Seminerin içeriğiyle ilgili Eğitim İş Sendikası Genel Başkanı Kadem Özbay’ın tespitleri şöyle: Bu tamamen bürokrasi, kolluk ve adli güçlerle kadına şiddet konusunu anlatan bir bilgilendirme semineri. Teknik, mevzuat ve kavramlara boğulmuş. Daha çok şu anlatılmış: “Başınıza bir şiddet olayı gelirse süreç böyle işler, şuralara başvurabilirsiniz”.

Bir görevli, kız öğrencilerinize, çevrenize ve ailenize KADES uygulamasını kullandırın diye telkinde bulunuyor. Kadına yönelik şiddetin tanımı şöyle veriliyor: “Sadece kadın olduğu için kadının uğradığı şiddet”. Eğitim boyutu tamamen atlanmış. Çözümün ancak karma eğitim ve toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimiyle sağlanabileceğiyle ilgili vurgu yok.

(Milliyet, 20.05.2022)

Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.

SİZ DE YORUM YAZIN