11 yaşında çocuk…

Yine ortalıkta bırakılmış bir pompalı tüfek…

Adam peynir ekmek gibi internetten satılan ve bir telefonla ulaştığı tüfeği titizlikle saklayacak değil ya…

Havasını, cakasını atacak…

Ne de olsa “erkek adam”…

Rast gele ortalıkta duracak ki, eline alıp arada caka satsın…

Sonuç…

Her gün ortalıkta duran bu silahları eline alıp oynayan çocuklar ve ölümüne neden oldukları büyük küçük aile bireyleri…

Bu silahlarla ölüme neden olan çocuklar mı suçlu?

Yoksa onların daha çocuk yaşta ömür boyu unutamayacakları bir ölüme neden olmalarına, daha kötü bir kelimeyle “katil” olmalarına neden olanlar mı?

Biliyoruz çok korkunç bu kelime…

Küçücük çocuklar birinin ölümüne neden oldukları için eminiz ki bu kaza sonrası büyük depresyon yaşıyorlar…

Ama bu kelimeyi özellikle siz ebeveynlerin, özellikle de siz babaların gözlerine sokmak istedik…

Çünkü o çocukların hiç suçu yok…

Çocuklar sadece büyüklerini örnek alırlar…

Ve böyle bir olay meydana gelmişse; Katil sizsiniz…

Ailede gördüğü ne çocuğun…

Sevgi mi? Saygı mı? Hoşgörü mü?

Maalesef ortalıkta dolaşan bir silah…

Rastgele ortalıkta bırakılan, zaman zaman eğlencelerde de ateşlenen, hava atılan tabancalar, tüfekler…

Maalesef siyasiler, çeşitli mevkileri işgal edenler de özellikle sosyal medyada ellerinde silahlarla poz vererek hava atıyorlar ve topluma kötü örnek oluyorlar…

Sonuç mu?

Hemen her gün büyük çoğunluğu ruhsatsız olan tüfeklerle, silahlarla cinayetler işleniyor…

 

 

Ortalıkta bırakılan tüfeklerle “kazayla!” çocuklar ölüyor…

Bakın son olay Ordu’da yaşandı. 11 yaşındaki bir çocuk evdeki tüfekle oynarken 13 yaşındaki ablasını başından vurdu…

Ünye’de yas var…

Başından vurulan çocuk öldü…

Okulunda yas var… Sınıf arkadaşları, öğretmeni de, masasına çiçekler koymuşlar,  olayın üzüntüsünü yaşıyorlar…

Keşke bu olay yaşanmasaydı, bunun gibi olaylar yaşanmasa…

Ama maalesef hiç kimse ders almıyor… Birkaç günde bir Türkiye’nin dört bir yanında bu tür olaylar yaşanıyor ve adına da “kaza” deniyor…

Neyin kazası?

Neden küçücük çocuklar ölsün, neden küçücük çocuklar silahı eline alsın…

Anneler, babalar sizlere sesleniyoruz…

Çocuklarınızın peşinden ağlamayın, dizlerinize vurup karalar bağlamayın…

Bu tür elim olaylar, acılar yaşamak istemiyorsanız silahları alıp duvarlara süs gibi asacağınıza, rast gele ortalıkta bırakacağınıza, çocuklarınıza silahın ne denli tehlikeli olduğunu anlatın, öğretin…

Cakanızı, havanızı sevginizle, hoşgörünüzle, mutluluğunuzla atın…

Sevgili öğretmenler, çocuklarınızı ailelerinde görmemişlerse bile sevin, onlara sevgiyi aşılayın, birbirlerini sevmeyi öğretin, silahların tehlikelerine dikkat çekin…

Bakın Antalya’da da 16 yaşındaki bir genç kız, 24 yaşındaki ağabeyinin katili oldu… Tartıştığı ağabeyini tüfekle vurdu… Tüfek ağabeyine aitti…

Aile olur da tartışma olmaz mı?

Mümkün değil…

Elbetteki tartışma olur. Olacak ta… Ama neden şiddet olsun, neden bir tüfek evde bulunsun da, biri diğerini öldürsün…

Çocuklar suçlu, ama aileler daha büyük suçlu…

Hem bu olayların olmasına neden olmamak için, hem de sonradan ağlamamak için SİLAHA hayır…

Balıkesir Milletvekili Mehmet Tüm, ki kendisi bireysel silahlanma konusunda çok hassas, duyarlı davranan milletvekillerinden, “bireysel silahlanmaya karşı 1 milyon imza”yı hedefleyen bir kampanya başlatmış…

 

 

Kendisini destekliyoruz… Ve “bireysel silahlanmaya, şiddete hayır” diyoruz…

Sayın yöneticiler, siyasiler sizlere de sesleniyoruz:

Yaşanan şiddetin, cinayetlerin azaltılabilmesi için insanların silaha ulaşmalarının zorlaştırılmasını, her gün en az bir masum insanımızın canına mal olan bireysel silahlanmayı önleme konusunda acilen bir komisyon kurularak bir an önce gerekli yasal düzenlemeler için somut çalışmalar yapılmasını talep ediyoruz…

İyi haftalar

Umut Vakfı