Post image
Beynimizi bile hackleyecekler!

2040’ta 100 yaşın üzerinde yaşayıp süper insanlarla tanışacağız. Ses hızında seyahat edip beynimizi hacklenmeye karşı korumaya çalışacağız. Hayvan hücresinden üretilen et, balık olmayan balık, inekten alınmamış süt, tavuktan alınmamış yumurta yiyeceğiz 2040’ta.

Fütüristler Derneği, Gelecek Günü’nde Trump Kültür ve Gösteri Merkezi’nde 2040’ta mutlu insan olmayı konuştu. Fütüristler Derneği Başkanı Eray Yüksek, “2040’ta sadece 2-3 saat çalışacağız. Günün geri kalanını nasıl dolduracağımızı şimdiden konuşmak gerekiyor” dedi.

İNGEV Başkanı Vural Çakır, iklim değişikliği, nükleer silahlanma ve teknolojinin insanoğlu için tehlike olduğuna dikkat çekti: “2040’ta iklim değişikliğinden 150 milyon insan zorunlu olarak yer değiştirecek, nükleer silahlanma dünyayı bitirecek, teknoloji ise insan beynini hacklenebilir hale getirecek. Öte yandan oranik ve inorganik olarak insan ömrünün çok uzaması giderek insan ölümsüzlüğünü mümkün kılacak. İnorganik ölümsüzlük aslında süper insanın da doğuşu demek.”

Gelecek Şimdi Kurucusu Ozan Onat ise “Hayvan hücresinden üretilen et, balık olmayan balık, inekten alınmamış süt, tavuktan alınmamış yumurta yiyeceğiz. 2040’ta ulaşım sistemi tamamen dönüşüyor olacak. Elons Musk’m Hyperloop adlı tren teknolojosi sayesinde artık ses hızına çok yakın bir hız ile karadan seyahat edebilme şansımız olacak” şeklinde konuştu.

Akbank İnsan Kaynakları ve Strateji Genel Müdür Yardımcısı Burcu Civelek Yüce de, 2007 yılında doğmuş birinin 103 yaş üzerini görme olasılığının yüzde 50’den fazla olduğunu belirterek “Her yerde ömür giderek uzuyor. Bu da dolayısıyla toplumun yapısını değiştiriyor. Yani başka bir toplumla karşı karşıyayız” dedi.

BU İNSANLAR NELER SÖYLÜYOR ALLAH AŞKINA

Fütüristler Dernegi’nin 2013’ten beri gerçekleştirdiği ‘Gelecek Günü 2019’ etkinliği bu yıl 1 Mart Gelecek Günü’nde Trump AVM’nin ev sahipliğinde gerçekleşti. Trump Kültür ve Gösteri Merkezi’nde yapılan etkinlikte; teknolojik, sosyolojik, politik, bilimsel ve sanatsal açılardan 2040 yılındaki geleceğimizin nasıl şekilleneceği ve bu yolculukta insanların olumlu bir geleceğe ulaşmasının nasıl mümkün kılınacağı uzman konuşmacılarla tartışıldı.

“2040’larda 2-3 saat çalışılacak”

Dünyanın büyük değişimler içinde olduğunu ve artık dünyada kalma süresinin uzadığını ifade eden Fütüristler Derneği Başkanı Eray Yüksek, mutlu geleceğe yatırım yapabilmenin ve bunu ölçmenin zor olduğuna vurgu yaparak, “2040’larda yalnızca 2-3 saat çalışma saatinden bahsediliyor ve bunun gerisinin nasıl dolduracağımızı konuşmak gerekiyor. Kalan kısmı doldurmak için sürekli kendini geliştirmek gerekiyor. Bugün oldukça geride kalan eğitim endüstrisinin kendini değiştirmesi ve sürekli eğitim, bilgi, bilinç yükleme üzerine modern değişimler yapması gerekiyor. O zaman beyninizi dış dünyadan gelen uyarılarla daha rahat doldurabilirsiniz. Lezzet, dinleme, dokunuş, görmek gibi birçok alanda 5 duyunuzu besleyebilirsiniz” diye konuştu.

“Önümüzdeki dönemde dünyanın birkaç önemli tehlikeyle karşı karşıya kaldığından herkes haberdar” diyen İNGEV Başkanı Vural Çakır, “Bunlardan biri, iklim değişikliği ve küresel ısınma. 2040 ve 2050’li yıllarda 150 milyon insanın zorunlu olarak yer değiştireceği söyleniyor. İkinci büyük tehdit tabii ki nükleer silahlanma… Nükleer silahlanma devam diyor. Nükleer silahlanma demek 2040 yılma doğru giderken zaten dünyanın ortadan kalkması demek. Net olan nokta var ki o da dünya nükleer silah tehdidi altında. Bu ikisi de ulus ötesi sorunlar ve bunları çözebilecek herhangi bir üst örgüt de yok” dedi.

Üçüncü tehlike teknoloji ile ilgili gelişmeler olduğunu vurgulayan Vural Çakır, şunları söyledi:

“Teknolojik kırılmalar insani gelişme için büyük tehlikeleri beraberinde getiriyor. Büyük veri, biyoteknoloji ve yapay zeka insan beyninin hacklenebilir olması sonucunu doğuruyor. Özgür tüketici tercihleri, özgür seçmen iradesi üzerinde şekillenen liberal demokrasi ve liberal ekonomilerinin sonu geliyor. Yapay zeka ve algoritmalar çok büyük bir işgücünü, yani insan nüfusunu gereksiz hale getiriyor. Öte yandan organik ve inorganik olarak insan ömrünün çok uzaması ve giderek insan ölümsüzlüğü mümkün oluyor. İnorganik ölümsüzlük süper insanın doğuşu demek. Yani birçok uzvu olağan insan uzuvlarından çok daha büyük işlevlere sahip yeni bir türün doğuşu. Bütün bu gelişmeler servetleri dünya nüfusunun yarısının toplam servetine eşit olan 8 aile, çok az sayıda şirket ve onlarla işbirliği yapan devletlerin kontrolünde gerçekleşiyor. Her şey kendi halinde giderse gelecekte, elit egemenlerin, süper insanların yönettiği, liberal demokrasi anlayışının tarihe karıştığı bir dünya var. Yapay zeka, biyoteknoloji ve büyük verinin dünyanın gündemine girdiğini biliyoruz. Dünya insanı gelişme raporu açıklandı. Su anda 780 milyon insan dünyada aşırı yoksulluk içinde yaşıyor. 2 milyon insan da yoksulluk içerisinde yaşıyor. Yapay zeka bu yoksulluğu azaltacak bir etken mi tam aksine bugün yapılan pek çok iş gücünü geçersiz hale getireceği ve çok büyük bir ‘hiçbir işe yaramayan’ insan kitlesi yaratacağı. Olumlu, pozitif, herkesi kapsayan bir dünyaya doğru gidebilir. Bunun cevabını bulmak çok zor, kolay verilebilecek bir cevap değil.”

(Egemen, 04.03.2019)

Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.

SİZ DE YORUM YAZIN