Post image
İlk 6 ayda 272 kadın cinayeti, 222 ölü, 128 yaralı

 

Geri kalmış ülkelerde kadın olmak zor…

Mustafa Kemal Atatürk kadınlara on yıllarca önce haklarını vermeye çalıştı, kadınlar evden okula, işe her alanda erkeklerle eşit haklara sahip olsunlar diye, demokratik haklarından yararlanabilsinler diye yoğun çaba sarfetti, ciddi inkılaplar yaptı…

Bugün kadın Türkiye’de pek çok Müslüman ülkeyle kıyaslandığında daha iyi koşullara sahip elbette… Ama yine de; Türkiye’de de kadın olmak zor…

Ev kadını olsanız da, avukat, doktor olsanız da zor…

Biliyorsunuz Birleşmiş Milletler Kadın Birimi geçenlerde “Değişen Dünyada Aile” başlıklı Kadın İlerleme Raporu’nu yayımladı… Söz konusu raporda; “kadın katliamlarının yüzde 60’ı aile üyelerinden biri tarafından işleniyor” saptaması yapıldı…

Bu rakam eksik bile inanın…

Kadın cinayetlerinin yüzde 90’ına yakını emin olun aile üyeleri tarafından işleniyor istatistiklere baktığınızda…

Bu saptamalara tepki göstermek yerine “aile içi şiddet”in ilgili kurum ve kişilerce yapılacak toplantılarla ciddi bir şekilde masaya yatırılması gerek… Belki de, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bir komisyon kurulup, ciddi çalışmalar yapılması ve bu sorunla ilgili çözümün yolları irdelenmeli…

 

 

Balıkesir’de yaşanan baba dehşeti

Hepiniz, hepimiz şahit olduk Balıkesir’de 27 Haziran 2019 günü yaşanan baba dehşetine… İnsan olan herkes bu vahşet karşısında iliklerine kadar ürperdi…

Eşiyle boşanma davası süren şiddet dolu, kızgın baba, karısına ulaşabilmek için kızının aracına GPS cihazı yerleştirmiş… Tıpta Uzmanlık Sınavı’na (TUS) hazırlanmak üzere Antalya’dan Balıkesir’e giden kızını otomobille takip eden Mustafa Ali Yılmaz (67), önce Havran’da kızının arabasına arkadan çarpıp şarampole yuvarlamış ve yaralanmasına neden olmuş… Sonra da, arabadan indirip genç doktoru, annesinin nerede olduğunu sormuş… Belli ki, bilmiyorum yanıtını almış… Ve hiç acımadan kızına 15 el ateş ederek öldürmüş…

Ne canavarca işlenmiş bir cinayet…

Ki cinayetten sonra polise verdiği ifade de kan donduruyor:

“Annesi kahrolup, üzülsün diye öldürdüm…”

İğrenç…

Tam anlamıyla psikopat bir adam ve elinde ruhsatlı silah…

Ne dersiniz bu cinayette böylesine psikopat adama silah ruhsatı veren devletin payı yok mu sizce?

Gazetelerdeki fotoğraflarına baktığınızda, doktor olabilmek için babasının tüm engellemelerine rağmen üniversite sınavına giren, kazanan ve okuyan Gülnur’un gülünce yüzünde güller açtığını görüyorsunuz…

Ama o şimdi bir kadın cinayeti sonucu kara toprağın altında…

 

Annenin feryadı: Balıkesir’in Havran ilçesinde Babası Mustafa Ali Yılmaz’ın otomobiline GPS cihazı yerleştirerek Antalya’dan Balıkesir’e kadar takip ettikten sonra öldürdüğü doktor Gülnur’un cenazesi İzmir’de kılınan namazın ardından Aşağı Narlıdere Mezarlığı’nda defnedildi. Annesi Gülten Yozgatlı, “Kızımın soy ismi Yılmaz değil, benim soy ismimi, Yozgatlı olarak yazın” diye haykırdı.

 

Ve 2019 yılının ilk 6 ayında meydana gelen 200’u silahlı 272 kadın cinayetinin 265’incisi olarak basına yansıdı Gülnur doktorun hınç dolu bir baba tarafından katledilmesi…

Evet, 2019 yılının ilk 6 ayında; 83’ü tabanca, 49’i tüfeklerle, 68’i elektrikli testere dahil kesici aletlerle olmak üzere toplam 272 kadın cinayeti işlendi…

Türkiye genelinde 61 ilde yaşanan bu kadın cinayetlerinde 222 kadın ve aile bireyi, kadının en yakınındaki erkekler tarafından öldürüldü. 128 kadın ve aile bireyi de yaralandı…

En çok kadın cinayeti 51 olayla Ocak ayında yaşanırken, onu 50 olayla Mayıs, 49 olayla Haziran izledi… Kadın cinayetleri, bu cinayetlerdeki ölü ve yaralı sayısı aylara göre şöyle:

2019 yılı ilk 6 ay kadın cinayetleri
AYLAR OLAY SAYISI ÖLÜ YARALI
OCAK 52 44 44
ŞUBAT 40 26 18
MART 42 31 15
NİSAN 39 39 15
MAYIS 50 37 21
HAZİRAN 49 45 15
Toplam 272 222 128

 

2019’un ilk 6 ayında 81 ilden 61’inde kadın cinayeti yaşandı. Kadın cinayetlerinin en çok yaşandığı il 49 olayla İstanbul. 18 kadın cinayetiyle Adana ikinci, 16 cinayetle İzmir üçüncü sırada… Dördüncü sırada 11 olayla Bursa, beşinci sırada 9 olayla Konya gelirken 8’er olayla Kocaeli ve Diyarbakır altıncı sırayı paylaşıyor. Antalya, Aydın, Mersin ve Samsun 7’şer olayla yedinci sırada. 6 olayın yaşandığı Ankara sekizinci, 5’er olayın yaşandığı Batman, Malatya, Manisa, Osmaniye, Tekirdağ ve Urfa dokuzuncu, 4’er olayın yaşandığı Eskişehir, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş ve Trabzon ise onuncu sırayı paylaşıyor…

Diğer kadın cinayetlerinin yaşandığı iller de şöyle:

“3 kadın cinayeti: Bingöl, Bolu, Çorum, Edirne, Elazığ, Kayseri, Kütahya, Niğde, Sakarya.

2 kadın cinayeti: Afyon, Balıkesir, Bartın, Burdur, Denizli, Düzce, Erzurum, Kırıkkale, Kırşehir, Muğla, Ordu, Tokat ve Uşak.

1’er kadın cinayeti: Aksaray, Bilecik, Çankırı, Erzincan, Giresun, Hakkari, Iğdır, Karaman, Kars, Kastamonu, Kırklareli, Kilis, Tunceli, Van, Yalova ve Zonguldak.

Kadın cinayetlerinde yabancılar

Suriye, Kuzey Irak, Afganistan gibi ülkelerden göç alan, Türkmenistan, Gürcistan, Moldavya gibi ülkelerden de kadınların çalışmaya geldiği Türkiye, yabancı kadın cinayetlerine de sahne oluyor… 2019 yılının ilk 6 ayında işlenen kadın cinayetlerinin 20’sinde çoğunluğu Suriyeli ve Afgan olmak üzere Iraklı, İranlı, Azeri, Filistinli, Gürcü, Türkmen ve Moldavyalı kadınlar cinayet kurbanı oldu. Bu cinayetlerde çocuklar dahil 23 kişi öldü, yedi kişi de yaralandı…

2018 yılında 341 silahlı 477 kadın cinayeti yaşanmış, 391 kadın ve aile bireyi öldürülmüştü…

Umut Vakfı’nın hazırladığı Kadın Cinayetleri istatistiklerine göre, son 4 yılda meydana gelen bin 338’i silahlı bin 760 kadın cinayetinde sadece ölü ve yaralı mağdurlar olarak kayıtlara geçenlerin ve basına yansıyanların sayısı ise toplam 2 bin 195: Bin 559 ölü, 636 yaralı…

Evet Umut Vakfı olarak diyoruz ki; “Kadın Cinayetlerini önlemede yönetimlere büyük iş düşüyor… Eğitimden davalarda sürekli iyi hal uygulayan hukuka… Bakın Haziran ayının 30’uncu kadın cinayeti olarak basına yansıyan ve kayıtlarımıza geçen cinayete: İzmir’de cezaevinden izinli çıkan (yanlış okumadınız izinli çıkıyor adam) Göksel Sağlam (47) kendisinden boşanan Habibe Çevik (42) ile kardeşi Fatma Akdağ’ı (39) silahla öldürdü… Sizce adama resmen cinayet işleme izni verilmemiş mi?

Çocukluk çağından itibaren cinsiyet eşitlikçi politikalarla kız ve erkek çocuklarının yetiştirilmesi, eğitim sisteminin bunu kapsayacak şekilde düzenlenmesi gerekmez mi? Sadece kadınların iyi eş ve anne olması değil, erkeklerin eğitiminin de önemli olduğu ortada artık ve erkeklerin eğitimi kadın cinayetlerini azaltacaktır…”

Kadın cinayetsiz iyi haftalar

Umut Vakfı

Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.

SİZ DE YORUM YAZIN