Post image
Mülteci çocuklara mülteci istismarı!

Prof. Dr. Hakan Kar, mülteci çocuklara yönelik cinsel saldırıların genellikle failin evinde gerçekleştiğini söylüyor

“Türkiye’de Risk Altındaki Çocuklar Sempozyumu” davetlisi olarak İstanbul’a gelen Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Hakan Kar, “Mülteciler ve Cinsel Şiddet” araştırmasının sonuçları ile suça bulaşan çocukların karnesini Milliyet ile paylaştı. “Mülteci çocuklarla ilgili durum çok vahim” diyen Prof. Dr. Kar, “Suriyeli mülteci çocukların bir kısmı zorla fuhuşa itiliyor. Bazı kız çocukları başlık parası ile satılıp, dini nikah kıyılarak mağdur ediliyor. Mersin özelindeki araştırmamız Türkiye’nin aynası durumunda. 2013-2019 arası arası toplam 32 mülteci çocuk cinsel şiddet mağduru oldu. Mağdurların 75’i kız çocuklarıydı. Mağdur çocukların yüzde 21’i ağır psikiyatrik rahatsızlık yaşıyor, 4 olguda gebelik tespit ettik” dedi.

Mülteci çocuklara yönelik cinsel saldırılar genellikle failin evinde gerçekleştiğini dile getiren Prof. Dr. Kar, “7 çocuğa cinsel şiddet uygulanmadan önce dini nikah yapıldığını ortaya çıkardık. 15 olguda darp ve cebir, 5 olguda ise bıçakla tehdit tespit ettik. Saldırganların 16’sı Suriye, 2’si Irak, 1’i Mali uyruklu kişiler. 32 olayın 24’ünde yine mültecilerin suça karıştığı görüldü. Türk vatandaşlarının karıştığı suç sayısı 8 olarak kaydedildi” diye konuştu.

Tersine göç şart

Kar, diğer tespit ve önerilerini şöyle sıraladı:

“7 Şubat 2019 itibarıyla Türkiye’deki 0-4 yaş arası toplam Suriyeli çocuk sayısı 488 bin, 5-9 yaş arası çocuk sayısı 506 bin, 10-14 yaş arası 390 bin ve 15-18 yaş dilimi 273 bin kişiden oluşuyor. 1 milyon 658 bin mülteci 18 yaş altı çocuklardan oluşuyor. 3 milyon 501 bin mülteci şehirlerde, 142 bin kişi ise kamplarda yaşıyor. Suriyelilerin Türk nüfusuna oranı yüzde 4.4’e ulaşmış durumda. Kamplarda yaşayan çocuklar, temel ihtiyaçların karşılanması amacıyla hırsızlık ve yan kesiciliğe itiliyor. Şehirlerde yaşam süren mülteci çocukların büyük kısmı aileleri tarafından, çocuk işçiliği, dilencilik, mendil satıcılığına yönlendiriliyor. Çocukların bir kısmı cinsel suçlara karışıyor. Yani cinsel saldırganların mağduru oldukları gibi, cinsel saldırganlıklar da gösteriyorlar. Mutlaka tersine göç projeleri hayata geçirilmeli. Son 6 yıllık dönemde 450 bin Suriyeli çocuk doğarken, aynı sürede ülkelerine giden mülteci sayısı 330 binde kaldı. Suriyeli nüfus sürekli artıyor. Bu çocukların temel ihtiyaçları karşılanmaz, eğitim sistemi ve toplumsal entegrasyon olmazsa suç makinesi haline gelecekler.”

Zehir tacirleri onları kullanıyor

Suça sürüklenen çocukların yüzde 55’inde davranış bozukluğu tespit ettilerini de aktaran Prof. Dr. Kar, 2016 yılında 108 bin çocuğun suça sürüklendiğini ve bu çocukların yüzde 85’inin erkek olduğunu anlattı. Suça karışan çocukların yüzde 33’ünün uyuşturucu bağımlısı olduğunu kaydeden Kar, şunları söyledi:

“Bireysel ve toplumsal nedenler, düşük eğitim ve gelir seviyesi, kötü barınma koşulları, göçe maruz kalmak, şiddet, cinsel istismar suça sürükleyen nedenlerden. Uyuşturucu simsarları ceza sorumlulukları olmadığından çocukları torbacı olarak kullanmaya yelteniyor. Namus cinayetlerinde bile kullanılan çocuklar var. Bilişim suçlarındaki artış hepimizi endişelendiriyor. Artık suç profili değişiyor. Basit hırsızlık suçlarının yerini, internet üzerinden kredi kartı dolandırıcılığı, almış durumda.”

(Milliyet, 21.03.2019)

Bu Yazıya Hiç Yorum Yapılmadı.

SİZ DE YORUM YAZIN