Tweet

Deniz KARAKUŞ

Mersin Kadın Platformu, son dönemde yaşanan kadın cinayetlerine ve Tarsus’taki istismar olaylarını protesto etti. Platformun konuyla ilgili basın açıklamasını okuyan Ayşegül Göçmen, İstanbul’dan Adana’ya art arda yaşanan cinayetlere ve Tarsus’ta çocukların istismar edilmesine dikkat çekerek “Cezasız bırakılan erkekler, güvensiz sokaklarda her gün öldürülen bizleriz” dedi.

Mersin Kadın Platformu, son dönemde yaşanan kadın cinayetlerine ve Tarsus ‘taki istismar olayına ilişkin GMK bulvarında eylem ve basın açıklaması yaptı.

Basın açıklamasını Mersin Kadın Platformu adına Ayşegül Göçmen okudu:

“Bahar Aksu İstanbul’un orta yerinde mahallenin ortasında eski eşinin de aralarında olduğu 3 erkek tarafından kaçırılmak istenildiği sırada ateşli silahla vurularak öldürüldü. 2 gün önce ise yanı başımızda Adana’da Neriman isimli kız kardeşimiz boşanmış olduğu erkek tarafından yine ateşli silahla katledildi. Tüm bunlar yetmezmiş gibi Serkan Güneş isimli istismarcı erkek Tarsus’ta çocuklara ders verme ve oyun oynatma bahanesi ile onlarca çocuğu istismar etti. Daha dün ise 5 sene önce cezaevinden tahliye edilen ve bir lisede güvenlik görevlisi olarak çalışan Abdullah Turan’ın iki kadını ateşli silah ile katlettiği haberini aldık. Ülkede tüm bunlar oluyor ve kadınlar katlediliyorken Aile Bakanlığı’nın yapmış olduğu tek şey ise aile yapısına zarar veriyor diye cinsel yönelim, toplumsal cinsiyet ve LGBT+ gibi kavramları yasaklamaya çalışmaktı! Buradan soruyoruz: Erkek adaletin cesaretlendirdiği bunca fail aramızdayken biz kadınlar nasıl güvende olacağız? Hakkını arayan üniversitelinin, emekçinin, kadınların anında karşısına dikilen polis kadınlar katledilirken neredeydi? Erkekleri ödüllendiren iktidar, 2025’i Aile yılı ilan ederken utanmadı mı? Boşanmak istediğimiz için, yemeğin tuzu az olduğu için şiddete uğrayan kadınlar bir sayıdan mı ibaret? Cezasız bırakılan erkekler, güvensiz sokaklarda her gün öldürülen bizleriz. Katilleri cesaretlendiren bu sistemi kuran, iktidarın ta kendisidir.”

“Bu, erkek egemenliğin ve yine erkek devletin bir sonucu”

Göçmen şöyle devam etti;

“Şule’nin, Pınar’ın, Emine’nin ve daha binlerce kadının hesabını nasıl sorduysak katledilenler kadını her gün hatırlatacağız. Katillerin hakettiği cezayı alana kadar sorumlulara huzur vermeye niyetimiz yok. Yargı, iyi hal indirimi, tahrik indirimiyle erkekleri ödüllendiriyor. Polis, kadınları korumak yerine onları susturmaya çalışıyor, gözaltına alıyor. Devlet ise nerede. Failin tam da yanında. Bu bir tesadüf değil! Bu, erkek egemenliğin ve yine erkek devletin bir sonucu. Kadınlar istihdamdan dışlanıyor, güvencesizliğe mahkûm ediliyor, yoksulluğa sürükleniyor. Evde, sokakta, okulda, işte, cezaevinde şiddet görüyor ama “aile yılı” adı altında üstü kapatılmaya çalışılıyor. Ama biz susmuyoruz. Eşit, adil yaşanabilir bir dünyayı kurana denk sokaklarda olmaya devam edeceğiz. Tüm meydanlarda, evde okulda, iş yerinde tüm gücümüzle karşınızda olmaya ve katledilen tüm kız kardeşlerimizin sormaya devam edeceğiz. Yaşasın kadm dayanışması. Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz!”

(Mersin, 12.05.2025)